Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kimsenin hakkı yerde kalmayacak, kimse mağdur olmayacak

6 Şubat depremlerinin ardından, Hatay’da ilk etapta inşa edilen deprem konutlarının teslim töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; “Temel atmasının üzerinden 1 yıl geçmeden inşaatları bitirme sözümüzü önemli ölçüde yerine getirerek, yıl sonuna kadar 200 bin evi teslim etmiş olacağız. Vatandaşlarımız müsterih olsun. Devletlerine ve bize güvensin. Kimsenin hakkı yerde kalmayacak, kimse mağdur olmayacak” ifadelerine yer verdi

6 Şubat depremlerinin ardından,

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 6 Şubat depremleri sonrasında inşa edilen deprem konutlarının son görüntülerini paylaştı.

Bakanlık tarafından depremden etkilenen illerde inşa edilen 46 bin konut, şubat ayının ilk günlerinde kurayla hak sahiplerine teslim edilecek.

Önümüzdeki iki ay içinde teslim edilen konut sayısı 75 bine ulaşacak.

İlk kura çekim ve anahtar teslim töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Hatay’da gerçekleştirildi

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;

Sevgili kardeşlerim, zamanla yarışmak üzere önce şöyle butona basalım, Hak sahiplerini inşallah belirlemeye başlayalım.

TÜRKİYE TEK YÜREK TEK BİLEK OLDU

Yaklaşık 1 yıl önce, 6 Şubat’ın erken saatlerinde yaşadığımız depremde kaybettiğimiz canların acısı yüreklerimizi yakmayı sürdürüyor. Depremde kaybettiğimiz 53 binin üzerinde vatandaşımızın her birine Allah’tan rahmet diliyorum. Deprem 11 ilimiz, 124 ilçemiz, 7000’e yakın köy ve mahallemizde ağır yıkıma yol açarken, 14 milyon vatandaşımız afetten doğrudan etkilendi. Asrın felaketini, asrın dayanışmasına dönüştürerek zor günlerin geride kalmasını temin ettik. Türkiye tek yürek tek bilek oldu. Devletimiz tüm imkanlarıyla anında harekete geçerken Türkiye tek yürek olmuştur. Deprem bölgesine 150 bin TIR yardım malzemesi gönderilirken, 20 milyon gıda kolisi dağıtıldı. Depremin ardından şehirlerine ailelerine, işlerine sahip çıkarak yerlerinden yurtlarından ayrılmayan vatandaşlarımıza teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu afet bize verdiği pek çok dersin yanı sıra devlet-millet dayanışmasının en üst düzeyde olduğunu göstermiştir. Böylesine vefalı, fedakar milletin evladı olmakla iftihar ediyoruz. Rabbim ülkemize ve milletimize bir daha böyle afetler yaşatmasın. Hatay can kaybı ve yıkılan bina sayısı bakımından depremden en çok zararı gören şehrimizdir.

“VATANDAŞLARIMIZ MÜSTERİH OLSUN. DEVLETLERİNE VE BİZE GÜVENSİN”

Depremden sonraki ikinci gün Hatay’a geldiğimizde karşılaştığımız tabloyu asla unutmadık, unutmayacağız. İnsanlık tarihinin en kadim yerleşim yerleri arasında bulunan Hatay’ın yaşadığı yıkım gerçekten çok büyüktü. Bu büyük felaketin ardından Hatay’ın halini görüp gözleri yaşarmayanın, yüreği daralmayanın kalbi kurumuş demektir. Tabi depremin ardından önceliğimizi arama-kurtarma faaliyetlerine, kış şartlarının daha da elzem hale geldiği acil ihtiyaçların karşılanmasına verdik.

Hatay’da kurulan ve dağıtılan çadır sayısı 286 bini, konteyner sayısı 57 bini bulurken, 38 bin kişiye de yurtlarda ve kamu tesislerinde misafir ettik. Ayrıca kırsal bölgelerde 14 bin 664 konteyner kurarak 57 binin üzerinde insanımıza geçici yuva sağladık.

Bölge halinde yapımı süren 40 bin konutu da, tamamlandıkça peyderpey hak sahiplerine teslim edeceğiz. Yıl sonuna kadar 200 bin evi teslim etmiş olacağız. Defne Hastanesiyle ilgili ne dediler, yok böyle bir şey dediler. Yaptık, açılışını gerçekleştirdik. Kimsenin hakkı yerde kalmayacak kimse mağdur olmayacak.

Bu şehirlerimizin meydanlarını tarihi ve kültürel dokularına uygun şekilde yeniden düzenliyoruz.

Yaşadığımız her felaket bize milli birliğimizin devletimizin gücünün önemini hatırlatıyor. Cumhuriyetimizin en büyük kazanımlarından biri Hatay’ın vatanımıza katılmasıydı. Ülkemizi her bakımdan dünyanın en güçlü 10 ülke arasına dahil etme aşamasındayız. Sözlerime son verirken bugün toprağa verdiğimiz Alev Alatlı’nın şu sözünü paylaşmak istiyorum: “Aziz ülkemize gelince, ille de bir şeye benzetecekseniz, her budağından sürgün atan salkım saçak bir böğürtlen çalısına benzeteceksiniz… Bir sürgünü çiçeğe dururken, diğerinin kurumakta, ötekinin meyve vermekte olduğunu görün. Tek bir sürgüne takılıp kalmayın, bütüne bakmayı adet edinin. Unutmayın ki düz akılla anlaşılmaz, pergele, cetvele gelmez, kendisine has bir kimliği vardır, Türkiye’nin.”