İspanya’nın doğusundaki Katalonya Özerk Yönetimi’nde dün yapılan yerel parlamento seçimleri sonucunda ayrılıkçı siyasi partilerin aldığı düşük oy oranı, bağımsızlık yanlısı siyasi girişimlerin sonunu gösteren bir dönüm noktası oldu.
Seçimlerin ardından ayrılıkçı Katalan siyasi partiler 2010’dan bu yana ilk defa Katalonya Özerk Yönetim Parlamentosu’nda çoğunluğu elde edemedi.
Toplamda 135 sandalyeden oluşan Katalan parlamentosunda, ayrılıkçı dört siyasi partinin toplam milletvekili sayısı 61’de kaldı.
Katalonya’da ayrılıkçı girişimlere öncelik eden iki siyasi partiden biri olan Katalonya Cumhuriyetçi Solu (ERC) bir önceki seçime nazaran 13 milletvekili kaybederek, üçüncü büyük parti olduğu Katalan parlamentosunda 20 sandalye alabildi.
ERC’nin lideri ve 2020’den bu yana Katalonya Özerk Hükümet Başkanı olan Pere Aragones ise alınan yenilgiden sonra siyaseti bıraktığını, milletvekili mazbatasını almayacağını açıkladı.
Diğer yandan ayrılıkçı diğer büyük siyasi parti Katalonya için Birlik (Junts) milletvekili sayısını bir önceki seçime nazaran 3 yükseltip 35’e çıkarsa da sandıktan en fazla oyu alan ve 42 milletvekili bulunan Katalonya Sosyalist Partinin (PSC) gerisinde kaldı.
PSC lideri Salvador İlla, partisinin 45 yıl aradan sonra Katalonya’da rekor oranda oy alıp, milletvekili çıkardığını söyledi.
KATALONYA’DA YENİ HÜKÜMETİN GELECEĞİ BELİRSİZ
Seçimlerin ardından herkes yeni hükümetin nasıl kurulacağı, ne tür ittifak yapılabileceği ya da ekim ayında yeni bir seçim olup olmayacağı sorularını yöneltirken, şimdilik hiçbir siyasi parti bu sorunun cevabını veremiyor.
PSC lideri İlla’nın dışında Junts’un lideri olan ancak Ekim 2017’deki yasa dışı bağımsızlık referandumu sonrası kaçtığı İspanya’da hakkında arama ve tutuklama emri bulunduğundan ülkeye giriş yapmayan ve Fransa sınırında yaşayan, Avrupa Parlamenteri Carles Puigdemont da Katalonya özerk hükümet başkanlığı için aday olduğunu duyurdu.
İlla, kendisinin Katalonya özerk hükümet başkanı olmasının “doğal seçim sonucu” olduğunu savunsa da 68 olan meclis çoğunluğunu yakalaması için tek olasılık, 6 milletvekili Comuns ve 20 milletvekilli ERC’nin dışarıdan desteğini alması olarak gözüküyor.
ERC’de liderliği bırakan Aragones Katalanların partisine “muhalefet görevini” verdiğini belirterek, “PSC ve Junts’un aralarında anlaşması gerektiğini” savundu.
Puigdemont ise özerk hükümet başkanlığı için hangi partilerden destek alabileceği konusuna hiçbir açıklık getirmeden, “Katalonya için çalışan, Madrid’e karşı duran bir hükümet kurmak gerektiğini ve seçimlerin tekrarı olasılığından kaçınacaklarını” ifade etti.
İspanya’da şu anda Senato’da görüşülen af yasa tasarısının kabul edilip yürürlüğe girmesinden önce İspanya’ya giriş yapması halinde tutuklanacağına kesin gözüyle bakılan Puigdemont’un mayıs sonuna kadar Fransa’da kalmaya devam etmesi beklenirken, milletvekili mazbatasını nasıl alacağı merak ediliyor.
Yaklaşık 7 yıldır İspanya dışında yaşayan Puigdemont, seçimlerden önce, Katalonya özerk hükümet başkanı olmaması halinde siyaseti bırakacağını açıklamıştı.
Yasa gereği Katalonya Özerk Parlamentosu’nda yeni yasama döneminin 7 Haziran’a kadar başlaması ve meclis başkanı ile meclis divanı seçimlerinin yapılması gerekirken, sonraki süreçte özerk hükümet başkanlığı için görev verilecek kişinin (büyük olasılık PSC lideri Salvador İlla) güvenoyu alamaması halinde ekim ayında tekrardan seçime gidilmesi öngörülüyor.
Bu arada siyasi partiler arasındaki müzakerelerde en hassas konu Junts ve ERC’nin aynı zamanda İspanya’da iki sol görüşlü siyasi partinin (Sosyalist İşçi Partisi ve Sumar) koalisyonundan oluşan merkezi hükümete dışarıdan destek vermesi olarak öne çıkıyor.
Junts veya ERC’den herhangi biri merkezi hükümete desteğini çeker, 2025’te bütçe meclisten geçmezse İspanya’da da yeni bir genel seçim riski bulunuyor.