Olay, Ortaköy Mecidiye Mahallesi Büyükşekerci Sokak’ta saat 09.00’da meydana geldi. Geçimini hurdacılık yaparak sağladığı öğrenilen Güven Akıcı’nın kaldığı 2 katlı tarihi binanın 2’nci katında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Evdeki hurdalık ve plastik malzemelerin de tutuşmasıyla birlikte alevler hızla büyüdü. Yangını fark eden Akıcı, can havliyle kendini dışarı attı. İstanbul’un birçok noktasında dumanı görülen yangın, kısa sürede büyüyerek, tarihi yapının çevresindeki 4 binanın çatısına sıçradı. Çevredekilerin haber vermesi üzerine olay yerine itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri, sokakların dar olması ve gelişigüzel parklanmalar nedeniyle yangın yerine ulaşmakta zorlandı. Polis ekipleri emniyet şeridi çekerek çevrede güvenlik önlemi alırken, itfaiye ekipleri merdiven yardımıyla alevlere müdahale etti. Bir yandan yangının çıktığı binadaki alevlere müdahale eden ekipler, diğer yandan merdiven yardımıyla çevredeki binaların çatısına sıçrayan alevleri söndürmeye çalıştı. Yangın, yaklaşık 2 saat süren çalışmaların ardından tamamen söndürüldü. Yangın sonucunda, tarihi yapı tamamen kullanılamaz hale gelirken, alevlerin sıçradığı diğer binaların çatı ve duvarlarında büyük hasar oluştu. Ayrıca bir binanın da son iki katındaki pencere camları yüksek ısıya dayanamayarak patladı.
Geçtiğimiz yıl da çatısının yandığı öğrenilen tarihi yapıda soğutma çalışmaları yapan itfaiye ekipleri, yıkılma riski taşıyan duvar ve kolonları da kazma ve kürek yardımıyla yıktı.
İBB BAŞKANLIĞI İÇİN BAĞIMSIZ ADAY OLMUŞ
Yangını son anda fark ederek kendini sokağa atan Güven Akıcı’nın, son yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için bağımsız aday olduğu ortaya çıktı. Akıcı’nın 179 oy aldığı öğrenildi.
Kendisini uyandıran kedisi sayesinde ölümden kurtulduğunu belirten Güven Akıcı, “Benim kedim var, o uyandırdı beni. Uyandırmasa ben de ölmüş olabilirdim. Hastalıktan dolayı engelli vatandaşım. Tek yaşıyorum zaten. İki gün sonra da memlekete gidecektim. Bu olay olunca da kendimi can havliyle zor attım. Kediyi de aradım ama bulamadım. Söyledim itfaiyecilere ama onlar da bulamadı. İnşallah düşündüğüm olmamıştır. Zaten kedim yanımda yatıyor, miyavlayıp üzerimi tırmalayınca ben de şaşırdım. Gözümü açtığımda alevler vardı. Can havliyle dışarı çıktım. Üstümde de bir şey yoktu, her şey kaldı evde. Önce can, sonra canan zaten. Ama şunu söyleyeyim Türkiye halkına; Önemli olan sokak hayvanlarını evimize almamız. Bakın benim başıma geldi, kedi beni uyandırmasaydı ben belki de ölmüştüm. Ne oluyorsa olsun, afet de olsa, deprem de olsa hayvanlar bunu hissediyor” diye konuştu.